Friday, October 15, 2010

RÖPORTAJ: ÜMİT SAYIN


-Uzun süren bir ara sonrasında ‘’Takılma’’ ile dinleyicilerle buluştunuz..Bu kadar uzun süre albüm yapmamanızın sebebi neydi?

Dinlenme ve kendini dinleme için ayrılan bir zamandı.

-Ve sonunda ‘’Takılma’’ şarkısıyla döndünüz..Nasıl ortaya çıktı bu single (tekli) fikri ?

2009’da yeni albüm için çalıştık. Her şeyiyle akustik yeni şarkıları hazırladık. 6 şarkı benim istediğim sonuca ve seviyeye ulaşamadığı için bu 9 aylık çalışmayı çöpe attık. Sonra best of fikri çıkınca zaman kazanmak için “Takılma” ya yöneldik.

-Birkaç haftadır müzik marketlerde albüm..Peki şarkıya gelen tepkiler nasıl ?

İnsanlar beni özlemişler, tek şarkı olması bu hasreti dindirmedi. Bu da olumlu bir sonuç.

''Amacım,Şarkıların Ömrünü Uzatmaktı..''

-Yeni çalışmanızın akabinde Kasım ayında bir best of projesi gündemdeymiş..Yepyeni şarkılardan oluşan bir Ümit Sayın albümü yerine neden best of’u tercih ediyorsunuz?


Best of 15 yıl önce çıkması gereken bir projeydi. 90’lardaki şarkılarımı yeni jenerasyona tanıtmak ve geçmişte bu şarkıları sevenlere de yeniden yeni versiyonlarıyla hatırlatmak ve şarkıların ömrünü uzatmaktı amacım. Best of’ta ayrıca 2 yepyeni şarkı olacak. Yeni şarkılardan oluşan albüm çalışması da öte yandan devam ediyor.

-Söz konusu best of’ta yer alan şarkıları öğrenebilir miyiz? Hangi şarkıları yeniden dinleyeceğiz sizin yorumunuzla ?


“Dön Bebeğim”, “Gitme”, “Vazgeç Gönül”, “Ya Sen Gidip De”, “Gülbeyaz Gül”, “Gönül Yareler İçinde”, “Ben Tabii Ki”, “Hicran”, “Mavi Geceler”, “Ben İyiyim” ve “Takılma” orijinal versiyon+2 yeni şarkı olacak.

-Gönül Yareler İçinde 1995 yılında Bendeniz yorumuyla dinleyici ile buluşan ve 90’lı yılların önemli şarkılarından birisi.. Önceki albümünüz ‘’Mai’’de de bu şarkıyı yorumlamıştınız..Best Of’ta daha farklı bir versiyonla mı dinleyeceğiz?


Kesinlikle farklı olacak. Ben bu konuda ümitli değildim ama Hakan Yeşilkaya beni şaşırttı ve heyecanlandırdı.

-Bazı şarkılar tamamen akustik kaydedilecekmiş… Sound olarak daha yalın, sade bir tarz mı bulacağız albümde?


Aranjeler Hakan Yeşilkaya tarafından yapılıyor. Akustik kayıt renk sazlardan oluşacak. Türkiye’de sağlıklı bir davul kaydı sağlamak zor. Hücum kayıtta bir tuhaf oluyor. Yeni şarkılarda bu maceraya tekrar atılabiriz. Genel olarak sade ve anlaşılır olacak. Yeni ilavelerle şarkıları alaturka sazlardan arındırmayı planlıyoruz.
''40'a Yakın Yeni Şarkı Yazdım..''

-Sadece yorumcu kimliğinizle değil söz yazarı ve besteci olarak da önemli imzalar atmış bir isimsiniz..Buradan hareketle,yeni çalışmalarınızı merak ediyorum..Farklı albümlerin repertuarlarında görecek miyiz yine imzalarınızı?


6 yıllık boş zamanımda 40’a yakın yeni şarkı yazdım. İyi yorumcularla bazılarını paylaşabilirim. Yeni şarkıların ömürlerinin çok uzun olacağını düşünüyorum.

-Eserlerinizi pek çok sanatçıdan dinledik bugüne kadar..Hepsinin de sizin için değeri büyüktür kuşkusuz.. Bugüne kadar yorumuyla,düzenlemesiyle bir bütün olarak en çok beğendiniz,içinize sinen eseri ve seslendiren sanatçıyı sorsak.. ?


Hepsine çok teşekkür ederim. Benim kontrolüm dışındaki prodüksiyonlarda aranje ve okumalardan memnun kalmadıklarım olmuştur ama bu sayı çok az ve şarkıların hit olmasını engelleyecek düzeyde değildi. Doğal olarak Tarkan’ın okuduğu şarkılarım daha çok insana ulaştığı için bir kaç adım öne geçti.

-Ekran önünde olmaktan çok işin yaratım sürecinden mutlu olduğunuzu düşünüyorum..Siz en büyük hazzı işin mutfağında mı yaşıyorsunuz?

En büyük gerçek orada. Şarkı çıkıp sevildikten sonra, ki keyifte güzel oluyor, mutfağında olmak zevkli ve deli işi, o deliliği seviyorum.
''Zamana Yarattıklarınla Yön Vermek Daha Doğru..''

-90’lı yıllarda şarkılarıyla büyük kitleleri peşinden sürükleyen bir çok isim 2000’lerde değişen düzene uyum sağlayamadı..Belki de o çarkın içinde yer almamayı kendileri seçtiler.Geride durmayı tercih ettiler..Siz nasıl değerlendiriyorsunuz bu durumu?


Müzik birikim işi, varsa doluysan boşalıyorsun, yoksa da yoksun. Zamana ayak uydurmak yerine zamana yarattıklarınla yön vermek bence daha doğru.

-Uzun süredir albüm anlamında sizi göremesek de,yine müzik çalışmalarınız devam etti..Müziğin içindeydiniz hep.Son dönemlerde siz kimleri dinliyorsunuz?

Türk pop müziğini dinlemekten hoşlanmıyorum. Kemikleşmeye başlayan rock grupları misal ; Duman, Mor ve Ötesi daha gerçek geliyor bana. Dünya müziğinde yer alan 1920’ler, 30’lar, 40’lar ve 50’ler korkunç ilgimi çekiyor. 60’lar ve 70’eri daha önce gözden geçirmiştim, gerçek müzik orada. 3 müzisyen, 5 müzisyen ve iyi bir şarkıcı neler yapabiliyor çok net görebiliyorsunuz.

-Son olarak Hayat Müzik Platformu okurlarına ve dinleyicilerinize neler söylemek istersiniz?

Bunları kendi elimle yazdım ve bu bir mucize. Klavyeyle yazmak her daim tuhaf olacak benim için. Bu da “Hayat Müzik” okuyucularına özel bir durum olsa gerek. Herkese sevgi ve saygılar…

Röportaj:Ahmet ERTEN/Hayat Müzik/2010

No comments: