Thursday, November 17, 2011



-Geçtiğimiz haftalarda ‘’Piyango’’ isimli şarkınızla dinleyicilerle buluştunuz. Öncelikle bir single yapma fikri nasıl ortaya çıktı?

En son geçen sene İstanbul'da Aşk isimli bir albüm yapmıştım. Hamilelik dönemimde çıkardığım bir albümdü bu. Daha sonra doğum, loğusalık gibi araya zaman girdi ve yeni bir çalışma yapmam gerektiği ortaya çıktı. Ben de bu sefer müzik kariyerimde ilk defa tek şarkılık bir single albüm yaptım.
''Piyango'yu Duyunca İnanılmaz Etkilendim''
-‘’Piyango’’ söz ve müziği Gülşen imzası taşıyan bir şarkı. Gülşen’den ilk kez şarkı aldınız. Nasıl bir araya geldiniz?

Öneri ilk basın danışmanımdan geldi. Gülşen'in gerek yorumcu kimliğini gerekse söz yazarlığı ve besteci kimliğini çok beğeniyordum. Bana da bu fikir sıcak geldi. Aradım Gülşen'i. Ve nasıl bir şarkı istediğimi söyledim. O da Piyango'yu yaptı. İnanılmaz etkilendim bu şarkıyı duyunca.


-90’ı yıllar ve 2000’li yıllar müzik sektöründe çok şey değişti sanki. O dönemlerde albümdeki tüm şarkılar dinleyici ile kolaylıkla buluşurdu. Şimdi durum pek böyle değil. Nasıl yorumluyorsunuz bu durumu?

Artık şarkıcıların hemen hemen hepsi albümlerini kendileri yapıyor. Müzik şirketleri albümlerin sadece dağıtımını üstleniyor. Sadece albüm yapmak değil, klip çekimi, pr çalışmaları, klip yayın bedelleri gibi etkenleri topladığınızda ciddi bir maliyet söz konusu. Bunun için de albümdeki şarkılardan ancak 1 - 2 tanesi ön plana çıkabiliyor. Ben bu sürecin geçici olduğunu düşünüyorum. Şimdi teknolojide çok gelişti. Ve kişiler artık albüm almıyor. Beğendikleri şarkıları kolay şekilde internetten dinliyorlar.

-Yeni single (tekli) çalışmanızda küt saçlarla, farklı bir imajda karşımıza çıktınız. İmajın, görselliğin hayatınızdaki yeri nedir?

Ben değişikliliği çok severim. Yüz yapısı olarak her saç modeli bana yakışıyor. Saçlarımı çok kısa da kestirdiğim zamanlar oldu, çok uzun olduğu zamanlarda oldu. Bizim işimizi yapanlar için görsellik tabii ki çok önemli. Ama abartıyı da hiçbir zaman sevmem.

-Türkiye’de söz yazarı ve besteci olarak dikkatinizi çeken , beğendiğiniz yeni jenerasyon isimlerini öğrenebilir miyiz?

Sıla, Tuğba Özerk. Her ikiside çok başarılı. Yeni single çalışmamda Tuğba'dan şarkı alacğaım hatta. Bu iki isim dışında Tarkan, Ozan Çolakoğlu, Şehrazat ve tabii ki Fikret Şeneş çok güzel şarkılara imza atan isimler.

-90’lı yıllar etkinliklerinin düzenlendiği, derleme albümlerinin art arda müzik marketlerde yer aldığı bu günlerde , müzik piyasasını hala 90’lı yıllardaki isimlerin ayakta tuttuğu konuşuluyor. Yeşim Salkım bu konuda ne düşünüyor?

Müzik piyasası olarak adlandırmamak lazım. Bence alternatif ve rock müzikte çok güzel yeni şarkılar yapıyorlar. Ama pop müziği için böyle bir durum söz konusu. O yıllarda yapılan şarkılar da albümler de çok güzeldi. Yeni jenarasyona da bunları ulaştırmak lazım.

 
''Ben Her Zaman Nerede Olmak İstediğimi Biliyordum''

-Özellikle bir dönem magazin basını sizi ve hayatınızı çok sorguladı. Bir şarkıcı için, magazinin bu kadar içinde olmak yordu mu sizi? Müziğinizi, yaptıklarınızı nasıl etkiledi bu durum?

Ben magazin muhabiri arkadaşlarımızı çok seviyorum. Yaptıkları işin zorluğunun da en çok farkında olan isimlerden biriyim. Yorulduğum zamanlar çok oldu. Daha çok yaptığım işler konuşulsun isterdim...

-Yeşim Salkım adımlarını çok hesaplı, planlı mı atar yoksa bugüne mi bakar? Mesala bundan 6,7 yıl sonrasında kariyeri ile ilgili planları var mıdır şimdiden? (Varsa öğrenebilir miyiz?

Ben her zaman nerede olmak istediğimi biliyordum. Kariyerimi tesadüfler oluşturmuyor. Önümüzde ki süreçte farklı çalışmalarda beni göreceksiniz. Artık sinemaya ağırlık vereğim, yeni yılda bir müzikalde oynayacağım. Ama hiçbir zaman da şarkıcılık tarafımı eksik bırakmayacağım.

-Son olarak Hayat Müzik Platformu takipçilerine ve dinleyicilerinize neler söylemek istersiniz?

Desteğiniz ve emeğiniz için çok teşekkür ederim. Birlikte daha nice güzel yıllar yaşarız umarım.

Röportaj:Ahmet ERTEN/Hayat Müzik/2011

No comments: