Tuesday, December 6, 2011

RÖPORTAJ: ÇAĞRI MÜFTÜOĞLU



-2009 yılında kendi adınızı taşıyan ilk albümünüzü yayınladınız. Öncelikle sormak isterim, ilk albümün geri bildirimleri nasıldı? Albüm ''Çağrı'nın hayatında neleri değiştirdi?

Çok güzeldi. Albümden önce amacım benim gibi düşünüp hisseden dinleyicilerle buluşmaktı. Bu anlamda albüm yerini buldu. Yazdığım sözlerin benim jenerasyonumdaki kişilere hitap edebileceğini tahmin ediyordum ama besteci olarak da beğeni toplamak beni çok mutlu etti.

-İkinci albümü beklerken iki şarkılık bir tekli(single) ile geldiniz..Bu bir strateji mi?

Aslında özel bir stratejimiz falan yok. Sadece, 10 şarkılık albümlerde her şarkının hakkının verilemediğini düşünüyorum. En fazla iki üç şarkı dinleyiciyle tam olarak buluşabiliyor. Şarkılara, aranjörlere ve bestecilere haksızlık oluyor. Çünkü bütün şarkılar aynı emek ve özenle yapılıyor. Bu yüzden uzun süre ara vermeden sık sık 2-3 şarkılık single’lar yapmak istiyorum.


-İlk albümde görmediğimiz bir isim Ertuğ Ergin'le birlikte çalışmışsınız.Nasıl bir araya geldiniz?

Ertuğ zaten yakın bir arkadaşımdı ve birlikte çalışma fikri hep vardı. Birbirimizin işerini takip ediyorduk ve beğeniyorduk. Ertuğ’nun şarkılarındaki altyapıların melodik yapıları ve trafiği bana göre son derece farklı.  Kendisi, her zaman çalışmak isteyeceğim değerli bir müzisyen.

-Hareketli şarkınız ''Bana Dokunma'' kısa sürede dikkat çekmeyi başardı. Yeni çalışmanızla bir öncekinin önüne geçebildiğinizi düşünüyor musunuz?

Benim esas derdim yaptığım müziğin beni yansıtıyor olması. Bu geçmişteki ve bundan sonraki şarkılarım için geçerli. Yeni şarkılarımı yaparken bir öncekini geçmek değil, o anki ruh halimi aktarabilmek olur herhalde kaygım yine...

-Türkiye'de çalışmak istediğiniz (belki de planladığınız) müzisyenleri öğrenebilir miyiz?

Her şarkının duygusunu geçirebilecek altyapı ve dolayısıyla müzisyenler farklı olacaktır. Bir şarkı çok yenilikçi bir sound’u gerektirirken başka bir şarkı çok klasik motiflerle çok daha güzel olabilir. Gelecekte çalışacağım müzisyenleri aslında sanırım benden çok şarkılar belirleyecek.

-Müzisyen bir annenin çocuğu olarak, müzikal kararlarınızda Emel Müftüoğlu'na danışır mısınız?

Tabii ki. Anneme de babama da, etrafımda fikrine değer verdiğim herkese danışırım .Annem her aşamada gerekli desteği gösterdi.

 -Şarkı söylemek mi yoksa üretmek mi sizi etkileyen şey ?

Aslında birbirinden ayıramıyorum. Şarkı söylemek bana çok iyi gelen bir şey ama öte yandan bir şeyi sıfırdan üretmenin de yeri bambaşka.

- Albüm çalışması dışında Çağrı neler yapar, nelerden keyif alır?

Gayet kendi halinde yaşayan biriyim diyebilirim.  Müzikle uğraşmak dışında çok yoğun bir tempom yok. Son dönemde Ümit Çırak’tan oyunculuk dersleri almaya başladım. Zaten sinema televizyon mezunuyum uzak olduğum bir alan değil. Yakın gelecekte müziğin yanı sıra uğraşlarımdan biri de oyunculuk olabilir.

-Hayat Müzik Platformu okurlarına neler söylemek istersiniz?

Her müziği dinlesinler, reddetmeden. Hepsinin içinde yeni bir şeyler yakalayabilirler. Zaten kendiliğinden bir ayıklama olacaktır. Ama mühim olan hepsine açık olmak. Bol müzikli günler diliyorum, teşekkür ederim.

Röportaj:Ahmet Erten/Hayat Müzik/2011

No comments: